Analizan'ın 'çatışmalarını sorunsallaştırmak' suretiyle -'verili varoluşsal gerçekliği'nden kalkarak- kendi hayat hikâyesi içinde yol alması -'nesne ilişkileri'nin tarihsel uğrakları ve analistle ilişkideki yansıyışları ile yüzleşerek- şimdiki kendi(liği)ni/özne(l)liğini çözümleyip yeniden kurması anlamında psikanaliz 'yaratıcı' bir 'edimsellik'tir: 'Özgürleşme'yi arkasına alan 'etik' ve 'estetik' bir çaba. Bir başka deyişle 'kendi'ndeki 'öteki'ni ötekideki kendini dolayısıyla kendi ve ötekinin hemhal oluşundan mürekkep 'hayat'ı anlama/anladığını dönüştürme kaygısıdır da.
Elinizdeki kitapta Spinoza'ya ve onun 'etik ('epistemolojik')-teolojik/politik ('ontolojik')' hatta seyreden felsefesine anılan kaygı ve çabanın telkin ettiği 'psikanalitik duyarlık'la bakmaya çalışılmıştır.