Müzeyyen Çelik'in hikâyelerini okuduğumuzda huzuru özlediğimizi fark ediyoruz. Sokağımızdaki insanları özlediğimizi. Modern hayatın içinde dolaşan yabancılar hissi yakamızı bırakmıyor. Çelik çoğu kimsenin dikkat bile etmediği insanları öylesine güçlü bir anlatımla somutlaştırıyor ki hepsini gerçek zannediyoruz. Bu etkiyi uyandırmak işin başındaki bir hikâyeci için büyük başarı. Üstelik Türkçesi mükemmel. Kamu Baş Rüyacısı Müzeyyen Çelik'in ilk kitabı.