Çıkmaz bir sokağa giren delinin dört mevsim içinde doğurgan coğrafyamızın aklından geçirdiği öyküleri bir nefeste okuyamayıp yalnız kalamadığımızın korku hissi ile nefes nefese okuyakalacaksınız.
Apartman boşluklarına daha bir dikkatili bakıp karartılar arayacak tek göz kedilere üzülecek sahipsiz güvercinleri besleyecek aynalara güvenmeyecek kapılarla konuşacak körleri dinleyecek ama yine de bu hikâyelere inanamayacaksınız.
Aldığınız nefesin içindeki toz zerrelerinde uyuyakalıp bir elmanın içindeki elma kurdunun içinde uyanıp Adem'e elmayı yedirmeyeceksiniz. İyi öyküler...