Taş Yağan Gün "Ermeni meselesi" adıyla uzunca zamandan beri tarihimizi ve bugünümüzü meşgul eden bir soruna değinen tarihî roman. Hafızamızın alt katlarını karıştıran uyuyan hislerimizi uyandıran biraz da ruhumuzu sarsmak suretiyle bizi kendimize döndüren bir eser. Hafızamızı tazeleyen ve bir de unutkanlık diye bir derdimiz olduğunu unutmamamız gerektiğini anlatan bir metin.
Baştanbaşa sembollerle yüklü toplumsal ve siyasal manzaraları etkili birer simgeye dönüştürmüş olan fakat bunu yaparken realizmi bütün çıplaklığıyla sunmayı başaran romanda yalnızca olayların cereyan ettiği somut zamana ve mekâna değil sorunun tamamına tarihî bir yaklaşım sergilenir.
Taş Yağan Gün tarafsızlık adına iyiye de kötüye de eşit mesafede duran suya sabuna dokunmayan laklaka değil. Adaletin tecellisinin aslında her şeyin gerçek adını telaffuz etmekten sakınmamakla mümkün olabileceğinin farkında olan ve bunu yapmaktan sakınmayan bir eser. Taş Yağan Gün romanında anlatılanlar ne yazık ki apaçık birer hakikat...