"Prematür"den bir epigraf
Tanrı var ise kendisi yaratandır ve yaratıcının kusursuz olması mümkün değildir demek istedin dedi Sürmatür. Yani ben varım öyleyse kusurluyum.
Ben var olmayan bir şeye asla kusurlu diyemem dedi Prematür. Sen varsın. İşte ben varım. Kusursuz olmak benim neyime. Sıçmışım kusursuzluğa.
Demek ki kusur var olana özgüdür! dedi Sürmatür.
Herkes kendisi kadar kusurludur dedi Prematür. Yani kendi büyüklüğü ile eşdeğer kusurlu. Ben cılızım. Kusurum kendim kadar büyük değildir demiyorsam namerdim.
Kutsal olan tam olarak nedir pekii? dedi Sürmatür.
Yiğit götü yok ki bende kalkıp kimsenin kutsalını sahipleneyim dedi Prematür. Çünkü tapınmak ve tapmak tecavüz etmek ile tecavüze uğramak demektir. Sakın hangisinin hangisi olduğunu sorma bana. Ben bilmediğim şeyi nerden bileyim! Neden bileyim! Bilsem de neden söyleyeyim!
Öyleyse neden kutsallık yaratıldı? dedi Sürmatür.
Kutsal'ın çekim merkezine girdikçe kısıtlanıp eksildiğimi biliyorum sadece dedi Prematür. Doğru biliyorsam eğer ülkeler bölünen dünyadan türedikçe çok kutsanırlarmış dedi Sürmatür. Bu yüzden insan denilen mahluk gittikçe daha çok kirleniyor dedi Prematür. Peki bir ülke neyi ifade eder senin için? dedi Sürmatür.
Ülke sıçtıkça boşalıp rahatladığım eşsiz bir tuvalettir benim için dedi Prematür.Ah tuvaletlerim! İçine boşaldıkça tümlendiğim kutsal orospu mabedim dedi Sürmatür.