Manevi iklimlerini soluyarak büyüdüğüm aile çevrem onlarla tanıdığım dostları ve sosyal muhitlerinin etkilerinde kaldığım onların izlerini sürerek olgunlaştığımı ifade etmeliyim.
Sosyal muhitinde olgunlaştığımız duasıyla büyüdüğümüz Baba Efendi'nin müridi İçme'li Sabri Çavuş'un okuduğu gazeli tekrarlayarak kırık dökük biçimde ezberlemiştim.
"Sakın terk-i edebden kuy-ı Mahbüb-i Huda'dır bu
Nazargah-i ilahidir Makam-ı Mustafa'dır bu."
(Burası Allah'ın sevgilisinin ebedi istinatgahının bulunduğu yerdir. Fazilet bakımından da Allah'ın takdir ettiği üstün bir makamdır.)
Yıllar sonra okunan gazelin Nabi'ye ait olduğunu öğrendim. Böylece şiirle ilgimin bu gazelle başlamış olduğunu söyleyebilim.