Bulunduğumuz âlem acısıyla tatlısıyla duygusal gönüllere malzemeler veren; hikâyeler şiirler romanlar yazdıran bir mutfaktır adeta. Bazen malzemeyle dopdolu bir mutfaktan keçiboynuzu tadında eserler çıkarken bazen kıt imkânlarla olağanüstü eserler çıkabilir. Elbette bu mutfaktan çıkan eserle ilgili asıl önemsenmesi gereken; bu eseri okuyan ondan etkilenen yahut etkilenmeyen okuyucudur. Yılların birikimi olan hikâyelerimi ve şiirlerimi sizlere aktarırken benim için her biri çok özel olan bu yazılarımın asıl sizlerde nasıl bir duygu meydana getireceğinin merakı ve heyecanı içerisindeyim. Bazen şiire dökmeye çalıştığım duygularımı günlerce uğraştığım hâlde iki mısrayla dahi yazamazken Üsküdar - Sirkeci vapurunda bir martının çığlığı onlarca mısrayı bana peş peşe yazdırabilir. Acı çeken kalabalık kitlelerin bana veremediği duyguyu bazen ağlayan bir çocukta bulabilirim. Şüphesiz aslolan insanlara faydalı olmak onlarda zaten var olan güzel duygulara bir ivme kazandırabilmektir. Bu konuda zerre kadar başarılı olsam kendimi mutlu hissedeceğim.
Abdurrahman PAMUK