"Zamanın kırık parçalarından bir sonsuzluk yaratılamaz."
Philippe Jacottet
Anlamadığım kimsenin hatta içindekilerin de tam anlamadığı bir dalga kabarıyordu. Hem de yalnızca Türkiye'de değil. Fransa'da Londra'da Berlin'de Milano'da hatta New York Washington... Hatta ve hatta Prag... Uzun ve düz çizgi kırılıyordu. Ya da o çizgiyi kıranlar o zaman öyle olduğuna inanıyordu. Kendilerini yeni bir dünyanın yeni insanın hatta yeni tarihin başlamakta olduğuna ikna etmekte büyük başarı gösterenler gerçekteyse kan ve ateşle beslenecek uzun bir restorasyon döneminden içeri ilk adımlarını atmakta olduklarının bilincinde değillerdi.
Çizgi bir kez değil birçok kez kırılacak duvarlar yıkılacak yenileri inşa edilecek "refah toplumu" "sadaka toplumuna" ufak bir kesim hayırseverliğe yükselirken geri kalanı da vatandaşlardan dilencilere dönüşecekti. Artık modernite "yeni ortaçağcılığa" akıl giderek yerini inanca bilim yaradılış efsanelerine aydınlık karanlığa bırakıyor dünün dekadanları "libertine"leri bugün dolaplarından dışarıya üzerlerinde " inanan biri" yazılı etiketlerle çıkıyorlardı.