Türklerin tarih yaptıkları fakat tarih yazmadıkları söylenir. Dolayısı ile tarih yazmak da en az yapmak kadar önemlidir. Gerçi tarihin yazılmasına kaynak veya malzeme bırakmak ile doğrudan tarih yazmak iç içe girebilir. Bu kitapta daha çok tarih yazmanın veya kaleme almanın esaslarını bulacaksınız.
Yıllardır Türkçemizde çeviri ve telif birçok tarih metodu kitabı yayımlandı. Bunların kendilerine göre değerleri olduğu şüphesizdir. Bunlara rağmen elinizdeki eseri kaleme almanın da sebepleri vardır. En önemlisi akademik tarih eğitimi alanların dışında bir şeyler yazmaya isteklilerin ihtiyacıdır.
Elli yıllık akademik bilimsel yazıların deneyiminin eseri olan bu kitapta bazı noktalara öğrenme eleştiri/tenkit planlama sonra da sıralamaya özel önem verilmiştir. Hazırlık aşamasında bilinenler öğrenilecek yeni bilgiler sıkı bir eleştiri/tenkitten geçirilecektir. Sonra yeni bir eser yazımında öncelikle bir planlama yapılacak. Yazılanları anlamada sıralama veya tasnif ise büyük kolaylık sağlar. Bu esaslar gözetilirken tarihçinin kendisine ulaşan veya ulaştırılan bilgileri kesinlikle eleştirmesi sıkı bir tenkit süzgecinden geçirmesi istenmiştir.
Dünyada mevcut bilginin yanı sıra yeni sentezler ancak sağlam bir metot ile gerçekleştirilebilir. Metoda uygun yazılanlar bir değer taşıyabilir. Yoksa vaktiyle söylenmiş ve yazılmışları tekrarlamanın insanlık bilgi hazinesine hiçbir katkısı olamaz.
Bu eserde yenilik ve özgünlüğün esaslarını bulacaksınız.