Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Sözleşmeler Hakkında Birleşmiş Milletler Antlaşması (CISG) özel hukukun uyumlaştırılması konusunda yapılan çalışmaların en başarılı ürünlerinden biridir. Henüz on devlette yürürlüğe girdiği 1.1.1988 tarihinden bu yana artan ve yakın zamanda 80'i aşmış olan onaylarla birlikte dünyanın en yaygın kabul gören uluslararası antlaşmalarından biri olmuştur. Antlaşma gerekli işlemlerin tamamlanmasını takiben 1.8.2011'de Türk hukuku açısından da yürürlüğe girmiştir. Bu tarih Türk satım hukukunda yeni bir dönemin başlangıcıdır. Kapalı ve içe dönük bir satım hukukuyla çalışmaya alışmış olan Türk hukukçulara hukukun sınıraşan niteliğinin ön planda olduğu yeni bir dünyanın kapıları açılmıştır. Common law ve civil law geleneklerinin başarıyla kaynaştırıldığı bu yeni dünyayı tanımak ve özümsemek civil law geleneğinin bir parçasını teşkil eden Türk hukukçular açısından zorlu fakat ufuk açıcı bir uğraş olacaktır. Bu çalışma da CISG'ı alıcının sözleşmeden dönmesini merkez alan bir bakış açısı ile inceleyerek söz konusu uğraşa katkıda bulunmayı hedeflemektedir.