18. Asırdan itibaren Rusya ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Osmanlı Devleti'ni parçalayan ve Onun Hristiyan-tebasını isyana teşvik etmeye başlamışlardır. Bir süre sonra bu devletlere İngiltereye ve Fransa da katılmıştır. Avrupa'nın güçlü devletleri -20. Yüzyılın başlarına kadar aralarındaki rekabetten dolayı biraraya gelerek Osmanlı Devleti'ni paylaşamamışlardır. Bu yüzden Hristiyan azınlığı kışkırtmaya ve kendi amaçları doğrultusunda yönlendirmeye çalşmışlardır. Bunu yaparken de bazen dini duyguları bazen de milli duyguları sömürme yolunu seçmişlerdir. İşte içerisinde huzurlu bir şekilde yaşamı olan Ermenilerdi.
Rusya Kafkasya üzerinden Akdeniz'e inmek için Ermeni azınlığın diğer Osmanlı vilayetlerine göre daha yoğun olarak bulunduğu doğru vilayetlerinde kışkırtıcı Osmanlı Devleti'ni parçalamak ve Rusya'ya karşı bir sonra bu iki devlete doğuda nüfuz elde etmek isteyen Almanya'da katılmıştır.
Ancak bunlar arasında şark meselesinde en etkili olan devlet hiç şüphesiz askeri gücü ve bölgeye yakınlığı sebebiyle Rusya olmuştur.
Avrupa devletlerinin Osmanlı toprakları üzerindeki mücadeleleri devam ederken Osmanlı Devleti ise bu devletlere karşı denge politikası izleyerek hak sahibi olduğu toprakları korumaya çalışmıştır.
İngiltere ve Rusya Osmalı Devleti'nin şark vilayetlerindeki nüfus siyasi durum iktisadi düzen vs. gibi konuları kendi lehlerine göstermek için bir çok çalışmalar yapmışlardır.
İşte bu kitapta yapılan çalışmaların yanında Ermeni meselesinin nasıl ihdas edildiği ve Rusya'nın Osmanlı Devleti'ne karşı izlediği politika anlatılmaktadır.