En zor yazı!
Her olaya bir şeyler yazabilirsiniz her konuya birkaç cümle kurabilirsiniz "Benim hakkımda bir şeyler yaz" diyen bir arkadaş ricasını geri çeviremezsiniz... Peki ya 17 yıllık hayat arkadaşınız sizden böyle bir yazı isterse ne yaparsınız?
Armağan da "Penceresi" için arka kapağa bir yazı istedi benden. Zor bir durum; 'hayır' deseniz beni tanımıyor mu da yazmıyor düşüncesi oluşacak 'evet' deseniz nereden başlamalıyım diye aklınızı zorluyorsunuz.
Emir demiri kesiyor sonunda. Tabii ki 'evet' dedim. Başka bir seçenek yok zaten. Elinizde tuttuğunuz birazdan okumaya başlayacağınız bu kitap tamamıyla 'el emeği-göz nuru'dur
Bu kitap: Cesaretli bir kadının dünyaya bakışını beyin kıvrımlarında şekillendirip sizinle paylaşmasıdır.
'İlham alıp ilham vermeyi' yaşam felsefesi haline getirmiş bir bireyin aktarımlarıdır.
Nicelikten çok nitelikle uğraşan samimi bir yüreğin dışa açılımıdır.
En önemlisi de Armağan'ın özlü sözleridir. Basit net kendini anlatan sözler...
Sonuç olarak Armağan'ın kitabında: O'nun 'Penceresi'nden O'nu anlamaya çalışacaksınız. O'nu anlarken aslında çoğunuz birçok değerde ve payda da buluşacaksınız. O aklınızda olup da bir araya getiremediğiniz sözcükleri bulup birbiriyle eşleştirdi. Sonunda da kendi dünyasını oluşturdu ve özetledi.
"Evet aslında beni özetliyor tam da söylemek istediğim buydu" dediğim anlar çok oldu bu kitabı okurken... İlk kitabı 'Tesadüf' böyleydi 'Pencere'de de böyle oldu. Emin olun siz de 'Pencere'yi okurken aynı duygulara sahip olacaksınız... Armağan size de çok sıkı ve samimi dokunacak. İyi okumalar...
Fatih Portakal