Yaşamı bütünüyle kucaklamak için ölüm gerçeğini kabul etmek zorundasın.
"Ölümden sonra yaşam var mı?"
"Eğer inançlarımı bırakırsam ölüm karşısında neye tutunmak zorunda kalacağım?"
"Sık sık bu hayatı bırakmakla ilgili akıl almaz bir üzüntü altında eziliyorum. Ne yapabilirim?"
"Yakın zamanda yaptığım bir doktor ziyar eti beni ölümümün yakınlığı ile yüzleştirdi. En fazla iki yıl ömrüm kaldığı söylendi. Bu duruma önerdiğiniz şekilde kutlama yoluyla nasıl karşılık verebilirim?"
Osho; kendilerini açıklanamayacak bir şekilde ölüm konusunun çekiciliğine kapılmış olarak bulanlar ve yanı sıra yaklaşan sonları ile yüzleşenlerden gelen bu sorulara ve daha birçoklarına cevap veriyor. O sadece ölüm korkumuzun nasıl onun doğasının yanlış anlaşılması temeline dayandığını göstermiyor; ölümün içsel büyüme için muazzam bir fırsat olduğunu ve ölümün nasıl gizemlerin en kutsalı olduğunu da gösteriyor.
Hiçbir yazar veya yorumcu; bu anlamlı olayı derinlikle açıklıkla sevgiyle ve hepsinin ötesinde Osho'nun mizahıyla incelemeye yaklaşmamıştır.