İyiliklerle inançlarla dolu bir kahraman: Prens Mişkin. İlgi çekici karakteri saflık derecesindeki görev anlayışı ve sevgi duygularıyla İsa'nın yeryüzündeki yansıması bu samimi "budala" sanki bir sınavdan geçmektedir. Prens Mişkin yazarıyla aynı kaderi paylaşmaktadır. "Budala" romanı Dostoyevski'nin olağanüstü dinsel yoğunluğunu yansıtan en önemli eseridir.
"Dostoyevski'nin yapıtı Rus edebiyatının doruk noktasıdır; dile getirdiği ciddi dini karmaşa durumundaki karakteridir; bu karakterin izlediği acı dolu yolda yürümüştür Dostoyevski. Rus yaşam ve tarihinin tüm gölgeleri onda toplanmıştır. Ancak eski dünyadaki bir çatlaktan sızan bir ışık parıltısı vardır onda. Bütün gerçek tragedyalar gibi Dostoyevski'nin tragedyası da bir ruhsal arınmayı bir kurtulmayı işler. Ancak onun kaçınılması olanaksız karanlığında kalanlar yalnızca sefaletini kabul edenler bunu anlamazlar. İnsan Dostoyevski'yi okurken ruhunun özgürlüğe kıvanca kavuştuğunu hisseder. Dostoyevski insana ve hümanizmanın yadsımış olduğu insanın derinlikleri kavramına olan inancı canlandırmıştır."