Kusursuz bir işçiydi o. Biliyordu bunu. Bunu kendisine öyle çok söylemişlerdi ki kanıksamışa artık. Hem bu övgülerin hiçbir önemi yoktu onun için. Kusursuz bir işçi filan değil kusursuz bir makine olup çıkmışa artık. Arada bir aksadığı olmuyor değildi gerçi ama bu tıpkı makinedeki aksaklık gibi malzemenin kusurlu oluşundan ileri gelirdi. Kusursuz bir çivi kalıbından bozuk bir çivinin dökülmesi ne denli olasıysa onun yanlışlık yapması da o denli olasıydı.