Taşra ile iktidarın toplandığı merkez arasındaki ilişki iki taraftan da farklı görülen dinamik bir ilişkidir. Taşrayı anlatmak oradan da merkeze bakmak; zamana zemine ve zihniyete göre değişir.
Bu çalışmada öncelikle yenileşme devri Türk edebiyatı boyunca merkez-çevre ilişkilerine bakılmış; ardından da her biri dönemini ve zihniyetini temsil eden seçilmiş yedi roman üzerinden merkezle taşra arasındaki varoluşsal gerilimin izleri sürülmeye çalışılmıştır.