ŞÂİRİMİZ DİYOR Kİ: Çıraklık kalfalık ustalık gibi Şehzâde Süleymaniye Selimiye gibi Çocukluk gençlik olgunluk gibi Hamdım yandım piştim gibi Giriş gelişme sonuç gibi Serim düğüm çözüm gibi Cennet Cehennem Âraf gibi Tohum fidan ağaç gibi Yer gök deniz gibi Pekmez un helva gibi Koza kelebek ipek gibi Ana baba evlat gibi Duygu düşünce hayâl gibi Zaman mekân insan gibi Su buz buhar gibi Ses şekil mânâ gibi Şiir nesir mensur şiir gibi Necatigil'in de dediği gibi şâirliğin de üç devresi üç burcu olduğuna inanıyorum: Gurbet burcu hasret burcu HİKMET BURCU