Evrene gelen tüm canlılar kendilerine özgü bir organizmayla yeryüzüne gelirler. Binlerce yıldır bu organizmaların sırlarına hâlâ erişememiştir bilim insanları. Organizmada genetik olan ve sonradan edinilen birçok rahatsızlıklar vardır. Bu tür rahatsızlıklar onların yaşamını etkiler. Gün gelir tüm hayatlarını çıkmaza sokar. Bedenimizde ve ruhumuzda yolunda gitmeyen bu tür rahatsızlıklar bazen intihara bile sürükler o olayı yaşayan kişileri. Bir şeyler ters gidiyordur ve bunun çözülmesi gerekmektedir. Kadın üzgündür. Hayal kırıklıklarını tüm sıradanlıklarını bir dalgalı saçın kıvrımlarında boğmaktadır maviye inat. Adını bile bilmediği yerlerin ıssızlığıyla savunmasız çaresiz yüreğinin acılarıyla boğuşmaktadır. Ellerini yıkadığı suyun yüreğine değip orayı da yıkamasını istemekte aynada gördüğü kadına acımaktadır. Bir gün musalla taşına koyacaktı bu bedeni bu yüzü bu saçı. Kadın çıktığı duvarın üzerindedir. Ölümle yaşam arasında ki çizgide sallanıp durmaktadır. Adımını atsa ölüm adımını çekse yaşam beklemektedir onu.