Son yıllarda yaşlı nüfusun artması ile birlikte gerontolojik ve geriatrik konular önem kazanmıştır. İnsan yaşamını sağlıklı bir biçimde uzatmak için yapılan araştırmaları destekleyen toplum uzamış insan ömründen kaynaklanan sorumlulukları üstlenmek zorundadır. Yaşlı nüfusun genel nüfusa oranının artması ile birlikte toplumların gündemine bilinenden farklı konular yerleşmiştir. Bu konular ekonomik ve kültürel ağırlıklı olup özellikle de barınma bedensel-ruhsal sağlık boş zamanları değerlendirme gibi çok yönlü olarak karşımıza çıkmaktadır.
Ülkemizde yaşlılıkla ilgili çalışmalar az sayıdadır. Bunun yanı sıra yıllardır yaşlılara yalnızca huzurevlerinde bakım sağlanmış ve bu kurumlar yaşlıların tüm gereksinimlerinin ve sorunlarının yanıtı olarak görülmüştür. Oysa yaşlıların sorunları ve gereksinimleri ve bunlara ilişkin önlemler duyarlı ve bilinçli bir yaklaşımla ele alınması gereken ciddi bir konudur. Yaşlılara hangi hizmetlerin sunulacağına ilişkin kararlar araştırmalardan sonra saptanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Bununla da yetinilmeyip sunulan hizmetin amacına uygun olup olmadığı araştırılmalı aksayan noktalar ortaya çıkarılarak olumsuz yönleri değiştirilmeli hizmetler sürekli geliştirilmelidir.
Kültürel ve demografik özellikleri ile yöreden yöreye farklılıklar gösteren toplum bireylerine sunulacak hizmetlerin iyi planlanıp organize edilmesi onların özelliklerini sorunlarını beklenti ve isteklerini ortaya çıkaracak araştırmalarla olasıdır. Bu gerçekleştirilmediği takdirde yaşlılarımıza bekledikleri çağdaş hizmet sunulamayacak kaynaklarımız etkin ve verimli bir biçimde kullanılamayacaktır. Bütün bu gerçekler göz ardı edilmeden yaşlılarımızın sorunlarını beklentilerini yaşadıkları kurumların genel yapılarının ve sistemin organizasyonunun nasıl olması gerektiğini ele alan bu çalışmada kaynaklarımızı daha etkin ve verimli kullanabilme ve hizmet sunum niteliğini yükseltebilme yolları ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.