Eğer insan yalnızca "sahip olduğu" şeylerden ibaretse onları yitirdiğinde kendini de yitirecek kim olduğunu bilemeyecektir. Böylece yaşamı yanlış kurmanın sonucunda ortaya yenilmiş moralsiz yıkık ve acınacak bir insan çıkar. "Olmak" kavramında ise sahip olunan şeylerin kaybedileceğinden doğan endişe ve korku yoktur. Olduğum gibiysem ve kişiliğim "olmak" tarafından belirleniyorsa kimse benden bunu alamaz ve kişiliğimin yıkılması tehlikesi de doğmaz. Odak noktamı ve davranışlarımı yönlendiren güdüleri kendi içimde bulurum.