Bazı hayatlar gereğinden fazla sıra dışıdır. İnsanın ruh hali durmaksızın bir o yana bir bu yana sallanıp gider. İnsan elinin altından kayıp giden zamanın farkına bile varmaz bu sallanışta.
İncir Sineği hikâyesinin karakterleri içimizdeki birilerinden başka kimseler değildir. İncir Sineği gerçek hayat kesitlerinden yola çıkılarak kaleme alınmış hassasiyetlerin duygu yüklü hayallerin romanıdır kuşkusuz.
Yazar hikâyesinde yetişkinlerin karakter analizlerini irdelemiş ve çocukların ruhsal yapılarını ustalıkla işlemiştir. Bu yolculuğa çıkacak olan okur kendini alıkoyamayacak duygu yüklü kesitlerin içine girecek ve hikâyenin kahramanlarının yaşama tutunma arzularını büyük bir samimiyetle benimseyecektir.
İncir Sineği tamamıyla gerçek hayatların kalemle buluşup can bulduğu bir yolculuktur. O zaman şöyle bir sözle okur kitapla baş başa bırakılabilir:
"Bütün yolculuklar kendimizedir aslında."