Karizma Zamanları bir yanıyla sosyoloji dünyası içindeki bir teze cevap bir tartışmaya katkı olarak ortaya çıktı. Sosyolojide bir meşruiyet ve liderlik tipi olarak karizmatik otoritenin veya ve ona ilişkin bütün unsurların geçmişte kalmış olduğu yönünde genel bir kabul vardır. Türkiye siyasi tarihinde karizma bahsine tekrar dönmeyi gerektiren ve bu kitabın da ortaya çıkmasını sağlayan asıl neden bizzat Recep Tayyip Erdoğan'ın mücadelesi ve varlığı olmuştur. Karizma kavramı Erdoğan'ın başarısını sorgulayan her tartışmada atıfta bulunulan bir büyük sır olarak geçiyor. Siyaset sahnesine girdiği saatten itibaren bu yanına ayrı bir liderlik vasfına hep dikkat edildi. Onda her Allah'ın kuluna nasip olmayan fazladan bir şeylerin olduğu çok açıktı. Onun bu durumuna vakıf olan geniş kesimlerin ittifakı bu farklılığı onaylanan benimsenen ve tabi olunan bir şeye dönüştürüyordu. Bu saatten itibaren bazılarının ondaki özelliği kabul edip etmemesi çok önemli olmuyor zaten. Karizma biraz onaylamayanların itirazı husumeti ve muhalefetiyle de daha bir pekişiyor daha bir besleniyor...
...Erdoğan'ın karizmatik liderliği sayesinde 13 yıl boyunca başkanlık sistemine duyulan acil ihtiyaç ertelenebildi. Ancak Türkiye'nin bu dönemde elde ettiği avantajın bir sistem değişikliğiyle kalıcı hale getirilmesi çok büyük bir ehemmiyet arz etmektedir. Zira karizmanın ne kadar uzun sürse de belli zamanları vardır er veya geç sona eren zamanlar...