Ümit hiç tükenmeyen bir hazinedir. Bu duygumuzla sıkıntılara katlanır onunla güzel yarınları beklemeye koyuluruz. Sabah güneşi gibi içimizi ısıtan heyecanlandıran harekete geçiren hep o yitirmediğimiz ümidimizdir işte; onunla sarılırız hayata hayallerimizi onunla süsleriz. Olayları gerçek hayattan seçilmiş bu romanda ellili yıllardan günümüze doğru heyecanlı bir gezintiye çıkacak su gibi akıp giden dizelerde sevgi ve nefretin amansız mücadelesine şahit olacaksınız. Sevginin kurduğu dünyalara özenecek nefretin kararttığı hayatları görünce kükreyeceksiniz. Tüm bu olumsuzluklar ümidinizi kıramayacak tekrar bir gayret yüklenecek yeniden ümitlenecek güzel yarınların tatlı hayalini kuracaksınız. Kekik kokulu Anadolu köylerinde rastladığınız duru aşkları sinenizin baş köşesine oturtup büyük şehirlerin buğulu sokaklarına uzanacaksınız. İşte oralarda o bildiğiniz sokaklarda bilmediğiniz görmediğiniz bambaşka bir dünya ile sokağın çaresizleri ile karşılaşacaksınız. Bu roman özel bir teknikle çok boyutlu olarak yazılmıştır. Akışına kendinizi kaptıracağınız heyecanlı bölümlerin yer yer karşınıza çıkan gizemli telgraf sayfalarının bir bütüne birleşerek meydana çıkardığı bu müthiş eseri en az iki defa okuyacak; her okuyuşunuzda iyi bildiğinizi iyi anladığınızı düşündüğünüz olayların yeni yeni detaylarına vakıf olacaksınız.