Doğu dinleri kavramı genelde İbrâhimî dinler dışındaki Hint ve Çin kökenli dinsel gelenekleri ifade eder. "İbrâhim" kelimesinin brahman veya berâhime terimlerinin bozulmuş biçimi olduğu; "et-tîn" ifadesinin Buda'nın altında aydınlanmaya kavuştuğu bodhi ağacına dolayısıyla Budizm'e işaret ettiği; aynı şekilde Zülkifl'in de yine onun doğum yeri Kapilavastu'ya nispetle "Kapilalı" anlamında Buda'ya delâlet ettiği şeklindeki zorlama yorumlar bir yana bırakılacak olursa Kur'an'da bu dinlere atıf yoktur. Bu durumun muhtemel sonucu olarak onlarla ilgili Türkçe kaynaklar muhtelif Batı dillerinde farklı amaçlarla kaleme alınmış eserlerden yapılan çevirilerle sınırlı kalmıştır.
Oysa Hint ve Çin dinlerine özgü pek çok mistik görüş ve uygulama hem tasavvufî uygulamalar hem de günümüzdeki yeni dinî hareketlerin en önemli kaynakları arasında yer alır. Özellikle 1950 sonrasında Batı'da ortaya çıkan ve yayılan bazı akımların son yıllarda ülkemizde de taraftar bulmaya başladığı bilinmektedir. Çoğu zaman hiçbir din veya tarikatla ilgili olmadıklarını sadece bilimsel araştırmalara ve çağdaş yöntemlere dayandıklarını iddia eden bu akımların temel öğreti ve uygulamalarının doğru anlaşılıp değerlendirilebilmesi için ait oldukları dinlerin bilinmesine ihtiyaç vardır. Elinizdeki çalışma böyle bir ihtiyacın karşılanmasına yönelik bir çabanın ürünüdür.