arda kardeş
senin barakana kırık dökük fayans uzattım
sana kalkan dolmuşta fareme adelost uzatıp kendime vardım
benim biraz karnım ağrıyor yılan saçlı Kleopatra
beraber inci kolyeler koparalım ve birbirimizi yutalım
adımı herkes bilsin sade ve sessiz tanrı unutsun
doğarken beni susturan süt ölürken boğazıma kaçan şarap
biraz da dibe vur! çünkü unutulmaya mahkum olan hikayeler
pembe kremşantisinden yüzük çıktı kadının
adam dedi benimle boşanmak ister misin!
biraz kızları oldu saçları biraz süttü erkeklerin ağzında
koşup duran elbise dolabım vardı koşuyordu
ardıma dönüp tükürükler saçtım gideni boğmak gerekirdi.