40 ayrı kalem 40 ayrı üslup 40 ayrı bakış algı dünya...
Ve ortak büyük açık bir yara.
Huzurunu seneler evvel kedere kaptırmış coğrafyaları görmezden gelemeyen 40 duyarlı yürek daha...
Bu sefer zulmün Mısır adresindeyiz.
Yaralı bir coğrafyanın ağır kanamalı diğer yarası Mısır... Direnmenin boyun eğmemenin asıl manası görünür hâli Mısır... "Hakk"sızlığa doğrultulmuş sapanın taşı Mısır...
Hakkı çiğnetmemek adına atılan çığlık Mısır...
Ve... Kıyımlar
Ve... Namlular
Ve... Keskin nişancılar
Ve ... Darağaçları idam sehpaları kefenler...
Var gücüyle saldıran Ebu Leheb ve türevlerinin torunları için; Firavun'un kravatlı postallı çağdaşları için Müslüman kanı akıtmaya hep bir sebep vardı yine var. Peki Müslüman önderlerin devlet adamlarının; peki Müslüman halkların susmak için ikna edici ne sebepleri var?
Bu kitap bu sayfalar bu 40 kalem 40 yürek 40 isim bu kez de Mısır için karıncanın ateşe damlası misali harf hece cümle oluyor; ses oluyor; iğne ucu kadarlık bir nefes olmak istiyor üzeri ses geçirmez örtülerle sarılmış çığlıkların sahiplerine... Kardeş demek istiyor; "Elim erdiğince uzanıyorum sesim yettiğince konuşuyorum duamı gücüm kabilinde eyleme geçiriyorum. Hakkını helal et..."
Bu 40 ayrı kelamın tek dert ile feryadına vücut olan kitap olanlara tanıklık ediyor; not düşüyor zamana tarihe geleceğe...