Arap Baharı hayal kırıklığını en iyi Mısır özetler. Dört yıldan kısa bir sürede halk eski haline döndü. Sert küçümseyen görünürde kararlı olan ve göstermelik bir oyunun incir yaprağı arkasında gizlenmiş olan askeri rejim popüler idealizmin neşeli tsunami dalgasında süpürüldü; yoldan çıkmış bir diktatör koltuğundan indirilip hapse atıldı; özgür seçimler yapıldı yeni cumhurbaşkanı huzur içinde göreve geldi ve yeni bir özgürlük ve demokrasi dönemi gerçekten mümkün göründü.
Sonra trajik bir kestirilebilirlikle yeni rejim bozuldu. Yolsuzluk yetersizlik ve baskı karşı devrimi tetikledi; seçilen cumhurbaşkanı koltuğundan indirildi ve hapse atıldı destekçileri katledildi veya yok edildi. Eski diktatör serbest bırakıldı (bir süreliğine) muhalefet suçlu ilan edildi ordunun tanınmayan şahsiyetleri göreve geldi ve iktidar dizginlerini sıktılar ve binlerce sıradan Mısırlı şimdi kara kara düşünüyor onca acı ve verilen kurban ne içindi?
Bu trajik efsaneyi Mübarek rejimini cesur bir şekilde eleştiren ve 25 yıldır The Independent için çalışan Ortadoğu meselelerinin tarihçisi ilan edilen Robert Fisk'ten başkası daha iyi anlatamaz. Gazeteciliğinin bu güçlü antolojisi Mısır'ın uyanışı ve eski haline dönüşünü huzursuzluğun ilk başlangıcından Tahrir Meydanı'nın zafer şafağına ve ardından gelen utanç ve zulüm günlerini oluş sırasına göre anlatmaktadır.
Mısır kültürü ve Batının ikiyüzlülüğüne nadir görülen bir bakış açısıyla anlatılan bu kitap Arap dünyasının en büyük yorumcularından birisinin kaleme aldığı zorlayıcı bir tarih kitabıdır..