"Bâyezid veliahtlığın Selim'e verileceğini anlayınca duramamış. Hesaplar etmiş ihtimalleri değerlendirmiş akıbetini düşünmüş ve sonu meçhul taht savaşı yoluna çıkmış. Öyle bir şekilde ki akıntıya karşı kürek çekmek gibi veya denizin dalgalarında kurtulmak için sahile değil de enginlere doğru açılmak gibi.
Bâyezid'in hayatı taht için mücadeleye başladıktan sonra şüphesiz tam bir trajedi. Öyle böyle değil belki Yunanlıların efsaneleşmiş trajedilerine taş çıkartabilecek bir trajedi.
Bu kitap Bâyezid'in o trajedisine belki bir hüzünname belki bir ağıt belki de bir belge.
Şüphesiz olan bir şey varsa o da trajedinin yazılmasının gerekliliğiydi.
Biz de naçizane- ona tevessül ettik. Kitabı kurgularken olaylar kadar Bâyezid'in iç dünyasını da aktarmaya çalıştık. Kitap tarihi olayların kalıbına insani özelliklerimizin dökümüyle oluşmuş denebilir. Metindeki ana olaylar tarih olayların içindeki gerçek ise zaafları emel ve tasavvurlarıyla insan.