Dünya hâkimiyeti nasıl olmalıdır? Dünyaya hükmeden devletler hükmettikleri devletlere karşı nasıl davranmalıdırlar? Şüphesiz bu sorunun cevabı tarih içinde aranmalıdır.
Uzun ömürlü ve kısa ömürlü hâkimiyetler iyice incelenmeli ve bu hâkimiyetler esnasındaki doğrular ve yanlışlar ortaya konulmalıdır. Dünyaya hükmetmek için öncelikle dünya ülkeleri içinde süper güç olmak gerekir. Süper güç olmanın şartlarından biri güçlü bir devlet teşkilatının kurulmuş olmasıdır. Güçlü bir devlet teşkilatı ise; süper liderler dürüst yöneticiler güçlü ordular çok ileri teknolojiler ve tüm bunlarla uyum içinde olan ahlaklı halk ile mümkündür. Türk tarihine bakılacak olursa hemen hemen liderin çıkmadığı dönem yok gibidir. Hun Devleti'nin hakanı Mete Han'dan itibaren ele alınacak olursa liderlerin sadece isimleri ciltler dolusu kitaplar olur. 600 yılı kapsayan bir zaman süreci içinde hüküm süren Osmanlı padişahlarının her biri büyük liderlerdir. Bunlardan Fatih Sultan Mehmet Han gibi padişahlar liderler lideri unvanını haklı olarak almışlardır. Süper liderler; dürüst yöneticiler güçlü ordular çok ileri teknolojiler ve tüm bunlarla uyum içinde olan ahlaklı halkın ortaya çıkmasına neden olur. Ahlaken yüksek meziyetlere sahip olan halk daima mensubu olduğu milleti yüceltir ve dünya hâkimiyetine sahip olan bir millet kılar. Bizim dileğimiz tüm dünyaya barış huzur refah adalet ve mutluluk getirecek olan Büyük Türkiye Hâkimiyeti'nin sağlanmasıdır.