Halis Çetin Milli Şef İnönü ve Demokrat Parti iktidarı dönemlerine ait krizleri kahramanları ve hainleri hatta demokrasinin bizzat kendisini de bu 'her şey Devlet için ve her şey Devlet içinde' anlayışı bağlamında okumaktadır. Çetin Türk siyasal hayatı ve Türk modernleşme tarihini modernleşme krizleri olarak tanımladığı meşruiyet bütünleşme kimlik temsil katılım ve bölüşüm krizleri ile yine modernleşmenin ürettiği jakoben otoriter totaliter pozitivist ve elitist devrimci gelenek tercihi ve plüral özgürlükçü demokratik muhafazakar evrimci gelenek tercihi üzerinden okuduğu bu çalışma krizleri ve onun yarattığı kahramanlık ve hainlik söylem ve eylemlerini tarihsel gelenek ve kültür bağlamında analiz etmektedir. Çetin "Krizler Kahramanlar ve Hainler" olarak isimlendirdiği on beş bölümden oluşan dokuz ciltlik çalışmasının bu dördüncü cildinde İnönü ve DP dönemini jakoben ve demokratik modernleşme tercihleri ve bu tercihin yarattığı ve günümüze kadar sürdürdüğü modern kahraman ve hain kavramlar kuramlar kurumlar ve kişiler üzerinden incelemektedir. Çetin bu dönemi demokrasinin modernleşme 'kriz'lerini çözen bir 'fırsat' değil bizzat kendisinin bir 'tehdit' unsuru olarak görüldüğü ve yaşanan çatışmalar ile devletin millet üzerindeki seçkinlerin halk üzerindeki resmi ideolojinin diğer ideolojiler üzerindeki Cumhuriyetin de demokrasi üzerindeki vesayetine süreklilik kazandırıldığı bir geleneğin/kültürün tahkim edildiği dönem olarak analiz etmektedir.