Avrupa Birliği'nin Schengen sonrası sınırlarında artan sorunlara karşı bir önlem olarak geliştirdiği Bütünleşik Sınır Yönetimi modeli Avrupa Birliği'nin Genişleme Politikası ile aday ülke konumunda olan ve Balkanlar sınırının en doğusunda bulunan Türkiye'yi de etkilemiştir. Kitapta Avrupa Birliği'nde değişen güvenlik yaklaşımının sınırlar üzerinde etkisi Avrupa Birliği'nin dış güvenliğe dair politikaları çerçevesinde değerlendirilerek bütünleşik sınır yönetimini hazırlayan süreç Avrupa Konseyi'nin anlaşmaları ve zirveleri çerçevesinde temellendirilmektedir. Küreselleşme sonrası güvenlik sorunlarının etki alanının genişlemesi güvenli ve serbest dolaşımın Avrupa Birliği üye ülkelerinde yayılmasının sağlanması ve güvenlik konusunda tüm ülkelerin ortaklaşa bütünleşik bir model oluşturması amacıyla oluşturulan Bütünleşik sınır yönetiminin temeli şartları ve kuralları detaylı bir şekilde açıklanmaktadır. Avrupa Birliği'nin dış güvenlik hakkındaki kararlarının transit ülke konumda bulunan Türkiye üzerindeki etkisi sınırla ilgili alınan kararlar değişen kurumlar ve devam eden süreç çerçevesinde ele alınmaktadır. Özellikle Türkiye'nin mevcut mevzuatı sınır çerçevesinde ele alınmakta sınırdaki aktörler roller ve sorumluluklar belirlenerek ideal sınır yönetimine dair tespit ve öneriler belirlenerek bir çerçeve çizilmektedir. Bu kitabın Avrupa Birliği sınırları ve bir sınır yönetim modeli olarak Bütünleşik Sınır Yönetimi konusunda bilgi sahibi olmak isteyen ve bu konuda çalışmak isteyen kişiler için yol gösterici olacağı düşünülmektedir.