Üniversite yıllarında derslerde tanıştığım daha sonra doktora yıllarında küçük çaplı ödevlerle tanışıklığımı artırdığım toplam kalite yönetiminin bir yönetim yaklaşımı olarak ilgimi çekmeye başlaması 2008 yılının sonlarına doğru olmuştur. Belediyede yöneticilik yaptığım bu yıllarda belediye hizmetlerinde etkinlik verimlilik ve kalite konusunda araştırmalar yaparak kurum çalışanlarına bu konuda eğitimler vermeye başladım. Bu araştırma ve eğitimler zaman içinde zihnimde toplam kalite yönetiminin belediyelerde de bir yönetim yaklaşımı olarak uygulanabileceği fikrinin oluşmasına neden oldu. Bir grup çalışma arkadaşımız ile birlikte Türkiye Kalite Derneği (Kalder) ile yaptığımız görüşmeden sonra 2009 yılında kendimi toplam kalite yönetimi uygulamalarının içinde buldum. Bu tarihten itibaren toplam kalite yönetimi ve EFQM Mükemmellik Modeli konusunda aldığım eğitimler sonrasında çalıştığım kurumda model uygulamasını yönetmeye başladım. Buna paralel olarak ulusal kalite ödül sürecinde değerlendirici olarak görev almam bu konudaki farklı uygulamaları görmeme imkan sağladı. Bütün bu tecrübeler toplam kalite yönetiminin kamu kurumları ve belediyelerde uygulanabileceği konusundaki inancımın artmasını sağladı.
"Belediyelerde Toplam Kalite Yönetimi" başlıklı bu kitap bu sürecin sonunda oluşan tecrübe ve motivasyonla yazılmaya başlanmıştır.
Üç bölüm halinde tasarlanan bu kitabın birinci bölümünde toplam kalite yönetimi konusunda yapılan teorik açıklamalar ile genel bir çerçeve çizilmeye çalışılmıştır.
İkinci bölümde; toplam kalite yönetimi konusunda Türkiye'de yaygın olarak uygulanan EFQM Mükemmellik Modeli ve modelin Türkiye uygulaması ele alınmıştır.
Üçüncü bölümde ise; EFQM Mükemmellik Modeli'ni uygulayan ve bu konuda ulusal düzeyde ya da Avrupa düzeyinde ödüller kazanan Nilüfer Belediyesi Tarsus Belediyesi ve Şanlıurfa Belediyeleri'nin model uygulamaları incelenmiştir.
Toplam kalite yönetimi konusunda iyi uygulamalara sahip olan kamu kurumları ve belediyelerin bu uygulamalarını ve tecrübelerini diğer kuruluşlarla paylaşmalarının bu konuda var olan ya da var olduğu varsayılan engellerin aşılması hususunda faydalı olacağı düşünülmektedir. Bu bağlamda model uygulamalarını açıklıkla paylaşma konusunda tereddüt etmeyerek bu çalışmaya destek veren Nilüfer Belediyesi Tarsus Belediyesi ve Şanlıurfa Belediyesi'ne ayrı ayrı teşekkür ediyor ve kitabın iyi uygulamaların yayılımı açısından faydalı olmasını umuyorum.