Türkiye'de yaşayan Müslüman olmayan cemaatlerin birbirinden yakıcı sorunları ve bunların yarattığı çok boyutlu tahribat sıklıkla görmezden gelinmiştir. Yok Hükmünde merceğini bu meselelerin en yakıcı olanlarından ikisine gayrimüslim cemaatlerin tüzel kişiliklerinin tanınmamasına ve temsilde yaşadıkları sorunlara doğrultuyor. Kitapta altı çizilen sorunlar soğuk birer hukuk meselesi değil aksine Türkiye'nin en kırılgan durumdaki yurttaş gruplarının varlıklarını sürdürebilme mücadelesinde ekmek ve su kadar önem taşıyorlar.
Osmanlı idaresinden Cumhuriyet dönemine geçişin ardından Müslüman olmayan cemaatler yasalar ve uygulamalarla sistematik olarak ayrımcılığa uğradı. Bu cemaatleri temsil etmekle yükümlü kurumlar kendilerini yasal bir zemine oturtacak tüzel kişiliklerinden mahrum bırakıldılar ve hatta zaman içerisinde yok edildiler. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu sözleşmesi olarak kabul edilen Lozan Antlaşması'nın azınlık cemaatleriyle ilgili maddeleri yok sayıldı ve bu yaklaşım pek çok yeni soruna neden oldu.
Yok Hükmünde 2012-2014 yılları arasında Galatasaray Üniversitesi Ankara Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde düzenlenen üç konferansta sunulan tebliğleri ve yapılan konuşmaları bir araya getiriyor. Yurtiçi ve yurtdışından uzmanların yanı sıra Müslüman olmayan cemaatlere mensup konuyla yakından ilgili pek çok kişinin deneyimlerini paylaştığı bu metinlerde azınlıklara yönelik ayrımcılığa ve bunun nasıl giderilebileceğine dair ufuk açıcı analiz öneri ve görüşlere yer veriliyor. Çalışma her biri üzerinde yaşadığımız topraklarda kadim bir geçmişe sahip bu cemaatlerin 'yok hükmünde' sayılmaması mücadelesinde bir başvuru kaynağı olarak büyük değer taşıyor.