Akıl sahibi olan insan Allah'ın Kitabına uymayan gelenekten tüm boş ve faydasız işlerden derhal yüz çevirmeli bir an önce "Gelenekten Kur'an'a Büyük Hicret" i gerçekleştirmeli ve Rabbine doğru bir yol tutmalıdır. Başlangıç olarak Rabbimizin Kitabını tozlu raflardan yüksek vitrinlerin üzerinden ve duvarlardaki darağaçlarından elimize almalıyız. Evet çünkü kim ne suç işlerse işlesin aynı anda hem hapsedilip hem de idam edilemez. Ya hapistedir çıkartılıp idam edilir ya da idam edilmiştir zaten hapse atılmaz. Fakat toplumun vahiyle uyanmasından o kadar çok korkuluyor ki Kur'an kılıfların içinde hapsedilmiş ve aynı anda da duvara iple asılmak suretiyle idam edilmiş yaşamın dışına itilmiştir. Üstelik de Kur'an'ı kutsal kabul edenler ve ona iman ettiğini iddia edenler tarafından!
Akleden insan ise Kur'an'ı ipten alıp yaşamının tam da merkezine koyan insandır. Akleden insan Allah'ın Kitabını yaşantısının en önemli gündem maddesi haline getiren insandır. Akleden insan Allah'ın Kitabını anlamak için kafasını çatlatırcasına onu okuyup düşünen ve onunla amel eden insandır. Akleden insan yaşantısının en küçük detayından en büyük detayına kadar her şeyini Allah'ın Kitabının çizdiği sınırlar içerisinde belirleyen insandır. Akleden insan toplumu Allah'ın Kitabına çağıran insandır. Ancak bu şekilde Kur'an'a hicret gerçekleşmiş olur. Ancak bu şekilde "Kur'an'a iman ediyorum." iddiası bir iddia olmaktan çıkıp isbata dönüşmüş olur.