Willermus'un kroniği Haçlıları Haçlı bakış açısıyla incelemek ve Doğu-Batı kutuplaşmasının tarihî ve siyasî kökenlerini anlamak isteyenler için eşsiz bir fırsat sunuyor. Eser I. Haçlı Seferi öncesindeki olaylar hakkında verilen bilgilerle başlıyor ve Haç'ın Bizans İmparatoru Heraklius tarafından 7. yüzyılın başlarında Sasanilerden geri alınışına kadarki eski dönemlere temas ediyor. Daha sonra Haçlıların doğuda ele geçirdikleri toprakların zenginliklerinin anlatımı ile devam eden kronik vermiş olduğu ayrıntılı bilgilerle yazıldığı tarihler arasındaki olayların incelenmesinde tarihçiler için eşsiz bir kaynak olma özelliğine sahip. Willermus eserinde daha çok Haçlı başarılarını anlatmakla beraber kendi yaşadığı dönemde Haçlıların çökmekte olduğunu fark etmiştir. Çünkü bu dönemde Müslümanlar Kudüs Krallığı için büyük bir tehlike teşkil ediyorlar ve Hristiyanlar kendilerini emniyette hissetmiyorlardı. Willermus Kudüs'ün ve diğer Haçlı topraklarının Hristiyanlardan geri alınacağını adeta önceden sezmiştir. Nitekim onun ölümünden kısa bir süre sonra Hattin Zaferi'ne (1187) müteakip bunlar gerçekleşmeye başlamıştır. Kronikte Selçukluların kökenlerine dair bilgilerden Ortadoğu'nun o dönemki yerleşiklerine varıncaya değin pek çok topluluk hakkında bilgiler bulunmaktadır. Haçlı Seferleri'ne dair birincil el kaynak konumundaki Willermus'un kroniğinin literatürümüzdeki önemli bir eksiliği tamamlayacağı kanaatindeyiz.