O insan ki yaratıcısını ve yaratılışını bilmeliyken tıpkı mart gibi konumuna uygun hareket etmediğini gördüm. Mart kapıdan baktırıp kazma kürek yaktıracaktı yapmadı nedendir; hikmet-i ilâhîdir bilinmez. Ya insan o ne için yaratıldı? Misyonu nedir? Neden bu insan misyonunu bilip ona göre hareket etmez? Neden doğan ayın güneşin nurunu vereni tanımaya yanaşmaz? Ya o semanın süsü yıldızların hakikatinin sırrı nedir? Tüm bu oluşlar neyi çağrıştırıyor? Niçin düşünmez?...
Mart; nüveler kıpır kıpır canlanış sancısı çekerek nisan doğuşuna hazırlıklarını yapar. Güneş ay ve yıldızlar her şey ve her oluş bana doğum ve ölüm gerçeğindeki sırrı anlatır... Aynı ilâhî nur olan güneşe vahyin müjdecisi yıldızlara ise sâlih amellerin güzel seyri olarak bakarken Rabbime şükredebilmenin acziyeti ile dolarım. Düşünürüm sadece; bunlar mı bize verilenler?