Karartma gecelerini bu süreç olarak tanımlayabiliriz. Modern toplum karatma gecelerini yaşamaktadır ama bizim de yaşamamız gerekmez. O halde Aklın pencerelerini açmakla işe başlayalım. Kapımız çalınıyor korkuyoruz endişe içindeyiz. Acaba kim' Burnumuza çörek kokusu geliyor. Koku tanıdık endişelerimiz azalıyor. Kapıyı açıyoruz ve komşu çörek getirmiş. Neden acaba' Bir sokak köpeğine neden birileri düzenli olarak yiyecek veriyorsa neden birileri kuşlara yem atıyorsa neden birileri bir yerlerde ağlayan bir çocuğun başını okşayıp ona hep cebinde taşıdığı şekerlerden verip onu sevindiriyorsa bunun da nedeni budur. Bu hal içinde siz şefkat gösterilmesi gereken bir ağlayan çocuk aç bir sokak köpeği yem bekleyen bir kuştan başka biri değilsiniz. Çöreği getiren komşu da aydınlanmış bir beyindir. Sıradan bir insan Aklı "Gündüz Yolcuları" gibi davranır. Çünkü insan psi ile Aklı karşılıklı etkileşim halindedir. Beyin ve psi karşılıklı olarak birbirini "Gündüz" hareket etmeye ikna eder. İnsan Aklı bir yolcu gibi davranır çünkü başka çaresi yoktur. Derin denize itilmiş biri gibi çırpınarak dışarı çıkmaya çalışır. Çünkü sahibi sürekli konumundan daha farklı yere sürüklendiği için beyin de doğal olarak konumunu değiştirmek ve yeni farklı algılama süreçleri yaşamak zorundadır. Ama tüm bunları kendi doğal akışı içinde sürdürmek ister yani öngörülen GÜNDÜZ yolcusu gibi. Sıradan bir insanın hayatı boyunca yaptığı bütün davranışlara bakın bu süreci kolaylıkla görürsünüz..