Dünyayı pençesine almış bir delilik salgını...
Konuşma yoluyla zihinden zihne bulaşarak yayılan bir hastalık...
Yıkılmanın eşiğine gelmiş uygarlık...
Vaktiyle bu amansız hastalık üzerine çalışmış eski dilbilimci Murat Siyavuş umutsuzluk içinde annesinin evine sığınmıştır.
Acımasız bir devlet kurumunun peşine düştüğünü öğrenince evden çıkıp hayata karışmak ve salgının dönüştürdüğü dünyayla yüzleşmek zorunda kalır.
Afşin Kum'un ilk romanı; akıl dil uygarlık hayatın doğası ve boşlukta anlam arayışımız üzerine çarpıcı bir düşünce deneyi.
"Meraklandıran sürükleyen çokça güldüren ve nihayet elinizden tutup uçuran bir hikâye.
Türkiye'nin dünya bilimkurgu literatürüne armağanı."
Alper Canıgüz