Günümüzde Batı uygarlığı dünyanın en fazla tanınan ve en çok itibar edilen uygarlığıdır. Çünkü şimdiye kadar gerek Batı toplumlarında gerekse de Türk toplumu gibi Doğu toplumlarında bilinçli bir şekilde Batı uygarlığının genellikle hep olumlu yönleri ön plana çıkartılmıştır. Oysa Batı uygarlığının iki yönü/çehresi vardır. Batı uygarlığının ilk çehresi onun bilinen suratıdır. Daha açık bir deyişle felsefeyi bilimi aklı tekniği teknolojiyi ilerlemeyi ve gelişmeyi referans kabul etme; eleştiriye sanata ve edebiyata değer verme insanı önemseme insan haklarını hukukun üstünlüğünü özgürlüğü ve eşitliği esas alma Batı uygarlığının bilinen/görünen çehresidir. Batı uygarlığının bu yüzünün yanı sıra bir de makineyi hayatın merkezine yerleştiren; sermayeyi ve parayı tanrılaştıran; insanın hırs ve arzularını çoğaltan; insanı doyurulamaz isteklere sahip vahşi bir varlık yapan; komploları korkuyu ve hıncı yaygınlaştıran; köleliği sömürüyü yoksulluğu eşitsizliği kutuplaşmayı yalnızlaşmayı yabancılaşmayı yozlaşmayı sürüleşmeyi ikiyüzlülüğü ve bencilliği referans alan; ırkçılığı etnik temizliği yabancı düşmanlığını sömürgeciliği despotizmi totalitarizmi sınıf mücadelesini savaşı şiddeti saldırganlığı ve öldürmeyi kendisine şiar edinen; hayatı bir cehenneme ve trajediye dönüştüren barbar tarafı vardır. İşte bu kitapta birbirleriyle zıt felsefe/sosyoloji geleneği içinde yer alan düşünce ustalarından Niccoló Machiavelli'nin Arthur Schopenhauer'ın ve Friedrich Engels'in ana eserleri ışığında onların Batı uygarlığının barbarlığı içerdiğine ve Batı uygarlığının yeni türden bir barbarlık inşa ettiğine ilişkin temel fikirleri kapsamlı bir inceleme sonucunda dünyada ilk kez detaylı bir biçimde tahlil edilmiştir. Machiavelli'nin Schopenhauer'ın ve Engels'in temel tezleri doğrultusunda Batı uygarlığının barbar yönlerini merak edenlere... İlerleme efsanesine dayanan ve kendi sonunu hazırlayan Batı uygarlığının makyajlı çirkin yüzünü görmek isteyenlere... Uygar Batı'yı değil Barbar Batı'yı tanımayı arzulayanlara...