12 Eylül öncesinde sosyalist ve devrimci örgütlerin kaç fraksiyona bölündükleri hep tartışma konusuydu. Kimine göre 49 kimine göre 54... Askeri darbeye kadar hızla artan sayıda ve her geçen gün birbiri içinden bölünen yapılarıyla Türkiye Sosyalist Hareketi esaslı bir külliyatın konusuydu. Bir de buna sosyalist dernekleri devrimci sendikaları ve sivil toplum kuruluşları ile yasal siyasi partileri ekleyince külliyat epeyce kalabalıklaşıyordu. Kim nerde kurulmuş kurucuları kimler hangi ideolojik politik hattı benimsemiş çok ayrıntılı ve uzun bir çalışmayı gerektiriyordu. Sonra araya upuzun bir 12 Eylül girdi. Ağır baskı ve cezaevi dönemi Türkiye Sosyalist Hareketini'de kırdı ve savurdu. Pek çok örgüt ve yapı dağıldı. Kalanların bir kısmı ise giderek küçüldü. Varlığını koruyanlar ise kabuk değiştirerek uzun koşularına devam ettiler. Gezi direnişi ise gençliğin uzun yıllar sonra sokakla buluştuğu birbirini gördüğü tanıdığı ve kitlesel gücünü keşfettiği bir eylemlilik oldu. Aradan uzun yıllar geçmiş Türkiye köklü sosyalist devrimci gençliği yerini bambaşka bir yeni kuşağa bırakmıştı. İyi ama bu köklü ve gurur veren Türkiye sol tarihinde kim kimdi? Kim hangi örgütü hangi derneği hangi sendikayı kurmuştu? Hangi yazar hangi eserleri vermiş hangi büyük direniş tarihimizn dönüm noktası olmuştu? İşte bu kitap bu saikle doğdu. Genç araştırmacı yazar Şenol Çarık Türkiye Sosyalist Sol Hareketini yakından takip eden bir gazeteci olarak tarihin tozlu sayfalarına girdi tanıklarla konuştu ve bu kısa özeti ortaya çıkardı. |
Türkiye solunun soyağacını öğrenmeye hazır mısınız?