Tek başımıza hatırladığımız ve unuttuğumuz gibi hep beraber de hatırlar ve unuturuz. Ortak hatıralarımızı "toplumsal bellek"i taşıyan şekillendiren ve dönüşüme uğratan en önemli etkenlerden biri de mekândır. Neyi nasıl hatırladığımız nerede hatırladığımızla çok yakından ilişkilidir. Bir Varmış Bir Yokmuş'ta toplumsal bellekle mekân arasındaki bu ilişki kuramsal araştırmalar ve vaka çalışmaları aracılığıyla tekrar tartışmaya açılıyor. Çeşitli akademik disiplinlerden otuz altı yazar belleklerin mekânlarda mekânların da belleklerde bıraktığı izleri takip ederek Türkiye'nin son yetmiş yılda geçirdiği hızlı toplumsal (ve mekânsal) değişimin hatlarını netleştirmeye çalışıyor. İstanbullu aileler ahşap konaklardan apartman dairelerine taşınırken neler değişti? Artvin'de barajlar sadece köyleri mi yok etti? Kentsel dönüşüm mağdurlarının belleklerinde gecekondu geçmişini nasıl bir dönüşüme uğrattı? Müzeye dönüştürülen bir cezaevi belleği nasıl yeniden inşa ediyor? 1980 darbesi edebiyat ve sinemada nasıl hatırlandı?
Bir Varmış Bir Yokmuş belleğin karmaşık işleyişinin hakkını veren hatırlamanın "sahip olmak" unutmanın da "yokluk" anlamına gelmediğini gösteren taptaze bir çalışma.
Tahire Erman Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde doçent. Serpil Özaloğlu Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı bölümünde öğretim görevlisi.