ah benim kimselerin anlamadığı
yalnızlığım
kanıyor boyuna bıçak yarası içimde
sayfasını kaybetmiş kelimeler gibi
savuruyorum yürüdüğüm yollar sıra anıları
kalbim kenarda unutulmuş çerçevesiz fotoğraf
yılların pas tutmuş levhası
adı adreslerde kayıtsız bir hiçlik
dönüp dolaşıp üzgün ıslak kendimi topluyorum
nehirlerin bittiği yerden
onca zaman intiharları avutarak avunarak
her gün mezarım başında
yalanlar dikiyorum dudaklarıma