Günümüzde Türkiye'de antropolojiye ilgi artmaktadır; dahası Türkiye'nin toplumsal sorunlarına çözüm üretme çabalarında ve gelişme siyasalarının biçimlendirilmesinde bir isan ve kültür bilimi olarak antropolojiye ihtiyacı vardır. Kuşkusuz Türkiye antropolojik literatürden tümüyle yoksun değildir; konuya artan ilgiye koşut olarak çoğu çeviri azımsanmayacak sayıda kitap yayınlanmıştır ve yayınlanmaya devam etmektedir. Ancak bir "temel başvuru kaynağı" oluşturabilecek kitapların sayısı son derece azdır; olanlar ise antropolojinin tüm alt disiplinlerini ve tüm alanlarını kapsamamanın yanı sıra yazım tarihleri itibariyle bir hayli "eskilerde" kalmaktadır.