Mezopotamya'nın ünlü Uruk Kralı Gılgameş için yazılmış bu destan geçen yüzyılda arkeologlar Orta Doğu'nun gömük kentlerini birer birer ortaya çıkarana kadar tümüyle unutulmuştu. Bu şiirlerin dünya edebiyatında belirli bir yeri vardır üstelik Homeros'un destanından bin beş yüz yıl önce yazılmış olmalarından ötürü değil öncelikle anlattıkları hikayenin özelliğinden ve türünden dolayı. Destan tam bir serüven bir ahlak dersi ve trajedinin karışımıdır. Olaylar süresince ölümlülük sorununa eğilinir bilginin ardından gidilir ve insanların alınyazısından kaçışı görünür. Ölümsüz tanrılar trajik olamazlar. Gılgameş ilk insan tanrı değilse de kuşkusuz hakkında bir şeyler bilinen ilk trajik kahramanıdır. Homeros'un İlyada'sı ortaya çıkana kadar yazılmış ve günümüze kalabilmiş en güzel destan şiirdir ve İlyada'dan çok daha eskidir.