İnsanlığın var olduğu günden beri düşünürler doktorlar psikologlar ve eğitimciler bireyin gelişiminde müziğin ne derece önemli bir yere sahip olduğunu belirtmişlerdir. Çocukların müzikal duyarlılıkları okul öncesi dönemde başlamaktadır. Çocuklar bebeklikten itibaren sese tepki verirler bu tepkiyi de vücut hareketleri ile ve çıkardıkları seslerle ifade ederler.
Okulöncesi dönem çocuklarda genellikle sese ilişkin algılara devinimsel tepkiler verildiği ve öğrenilenlerin davranışa dönüştürüldüğü bir dönemdir.
Okulncesi dönem bireyin hayatının diğer bölümerinin temelini oluşturduğundan bu dönemde alınan eğitim bir süreç olarak görülmeli ve bu dönem en iyi ve en uygun yaşantılarlla geçirilmelidir.
Müzik eğitimi bireyin kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak belirli müziksel davranışlarkazandırma yada bireyin müziksel davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak belirli müziksel değişiklikler oluşturma sürecidir. Böylece müzik temel elemanları (melodi ritm armoni) aracılığıyla çocuğun müziksel becerilerinin geliştirilmesi ve müzik eğitimi yoluyla müzik dışı becerilerinin geliştirilmesi (dikkat ve konsantrasyon koordinasyon disiplin özgüven beyin-kas koordinasyonu vb.) ve duyuşsal bilişsel devinişsel beceriler ile koordineli olarak çocuğun müzikal gelişiminin karşılıklı etkileşim yoluyla gelişiminin sağlanmasını destekleyen bir örüntü sergiler.
Müzik ve müzik eğitimi üzerine alan uzmanları araştırmacılar yııllardır çalışmalar yapmakta ve sürekli olarak alana yeni şeyler kazandırmaktadır.
Hiç kuşkusuz bu alanda çalışmış ve tüm müzik eğitimcilerine alanla ilgili çok şey katmış isimlerin başında; Emile Jaques Dalcroze Zoltan Kodaly Carl Orff ve Shinichi Suzuki gelmektedir.
Bu kitapta; araştırmacılara ve alan uzmanlarına yol göstermesi bakımından 4 büyük müzik eğitim yaklaşımları ve yöntemleri bakımından detaylı olarak incelenmiştir.