Yapıtlarında Türkiye'nin aydınlanmasına büyük önem veren İsmet Zeki Eyuboğlu; "Ülkemizde geçmişe dönük bütün gelenekler geçerlidir. Bu durağan bir ortamı yaratmaya elverişli gelenekler-alışkanlıklar yasal güçlerle de korunmaktadır... Din verilerine dayanan bilgi bir buyruk niteliği taşıdığından araştırmaya-incelemeye elverişliliği yoktur. Bilgiyi bir değişmez buyruk niteliğine dönüştürerek toplumu aydınlatmaya kalkışmak yozlaştırmaktır... Kişiyi değer yapan topluma getirdiği aydınlıktır..." cümleleriyle aydınlanmacı bilimsel bir geleneğin oluşmasına katkılar vermeye devam etmektedir. Bütün eserlerinde aydınlanmanın da temeline geçmişte ve günümüzde insan ve insan faaliyetlerinin anlaşılmasını koyan yazar Anadolu Mitolojisi'nde de aynı kaygıları güderek söylencede gizli gerçeği-insan gerçeğini bütün çıplaklığı ile gözler önüne seriyor; "Söylencenin biçimi yapısı doğaya sorulan sorunun ortaya konan doğadan alınan karşılığıdır."