"... Karşıt konumlardan gelen bu değerlendirme ve tanımlamaların ortak anlamı girmiş bulunduğumuz yüzyılın bir bunalımlar toplumsal çalkantılar savaşlar ve devrimler yüzyılı olacağıdır.
"Burada dikkate değer olan ve tarihsel önem taşıyan bir nokta var. Geride kalan yüzyılın başında yani 20. yüzyılın ilk yıllarında da girilen yeni yüzyıla ilişkin öngörü ve beklentilerin çerçevesi aşağı yukarı buydu. Bunun 20. yüzyılın olaylarıyla tamamen doğrulandığını biliyoruz. 20. yüzyıl dünya tarihinin o güne dek gördüğü en büyük sarsıntılara büyük bunalımlara savaşlara ve devrimlere sahne oldu.
"Sistemin bugünden biriktirdiği sorunlar ve keskinleştirdiği çelişkiler 21. yüzyılın da benzer nitelikte toplumsal gelişmelere ve olaylara sahne olacağını göstermektedir. Temel özellikleri ve eğilimleri üzerinden ele alındığında çağ aynı çağ olduğuna göre bunun böyle olması şaşırtıcı olmak bir yana kaçınılmazdır da. Şu an için değişmiş bulunan temel olgu yalnızca dünya ölçüsünde devrim güçleri ile karşı-devrim güçleri arasındaki kuvvet dengeleridir. Çözülmek bir yana gitgide ağırlaşan ve genelleşen temel sorunlar ile bunun keskinleştirdiği çelişkiler bu kuvvet dengelerinde gelecekte devrim lehine sürekli ve hızlı bir değişiminin verimli zemini bir bakıma güvencesidir."
(Savaş ve Programımız Ekim 2001)