Hikâyeye göre günün birinde kuş ailesinin en küçük en savunmasız kuşunu; bir avcı okuyla vurmuş. Küçük kuşun kalbi o kadar kuvvetliymiş ki okun ucundaki zehir kuşu öldürmeye yetmemiş. Kuş uçarken ağaçlara konmuş. Zehri ağaçlara geçmiş. Mevsim sonbahara döndüğünde ağaçlar bu zehrin etkisiyle yaprak dökmüşler. O günden beri ağaçlar kuşlardan intikam almak için avcıyla iş birliği yapar olmuş. Ağaçların zehri tüm kuşları tek tek zehirlemeye başlamış. Ölen kuşların bedenindeki zehir toprağa karışmış. Ve toprak filizlediği her ağaca zehir saçmış. Bencil bir avcıyla başlayan bu hikâye işte böyle devam edip gitmiş.