Günümüzde birçok biçimde Aristotelesçi olunabilir. Gerçi istesek de istemesek de zaten Aristotelesçiyiz. Bunun nedeni Aristoteles'in zihinsel ve entelektüel manzaramızda sahip olduğu tarihsel ağırlığın başka hiç kimseninkiyle kıyas kabul etmiyor olmasıdır. Gözümüzün önünde gelişme kaydeden her disiplinin Aristotelesçi bir temeli vardır. Aristotelesçi olmanın bir nedeni de Aristotelesçiliğin bir tezler bütününden ziyade bir felsefe yapma biçimi olmasıdır. Bir başka deyişle hem özneyi bilinen nesneye ve bizatihi bilgiye göre konumlandırma hem de kelimenin coğrafî anlamıyla bilmenin haritasını çizme durumu söz konusudur. Dolayısıyla Aristoteles felsefesindeki kırılmaları tespit etmek birleşme noktalarını ve geçişleri bulmak ve farklı yerlerde bulunan aynı şemaları teşhis etmek gerekir. Bu kitap da Aristoteles'in eserlerinin bütününe "bilme meselesi" doğrultusunda bir güzergâh çizmeyi öneriyor.