Kimseye eyvallah demeden okur dışında kimseye minnet etmeden...
Sığıntı'nın kahramanı Gülay ve yazarı edebiyat ve kültür dünyasındaki çıkar ilişkilerine kadın bireyi ezen toplumsal yapıya karşı bayrak açıyor;
Tanzimat'tan günümüze Türk romanının kilometre taşı sayılan tüm yapıtları eleştirel deneme tadında metinleştiren kimi eleştirmenlerin "başucu kitabım" dediği Türk Romanında Karnaval'dan Orhan Kemal'e adanmış Dillerine Kurban'a Vüsat Bener Bilge Karasu Leyla Erbil Oğuz Atay'a eğilen Dilin Dört Atlısı'ndan "Erken Cumhuriyet Dönemi"ni inceleyen Köy Enstitüsü gerçeğini ekonomi politik arka planı ile çözümlemeye çalışan Anadolu Rönesansı adlı kitabından 2008 Yunus Nadi ödüllü Kiev'de Aşk yetişkin öyküsünden beş baskıya ulaşmış Dostum Keleş çocuk öyküsüne
Alper Akçam'ın beşinci romanı Sığıntı... "Ben anlatmaya çalışmazsam hiç anlatılmadan kalacağını hissettiğim için yazıyorum" diyen John Berger'den esin alıp devam ediyor. "Okurlarıma gizli bir yetimler ittifakı öneriyorum... Birbirimize yetim yıldızlar gibi göz kırpalım ve tüm hiyerarşileri reddedelim... Korkmayın; evrendeki yıldızlardan fazlası da hiçbir takım yıldıza ait olmayan yetim yıldızlardır. Yetim yıldızlar takım yıldızların hepsinden fazla ışık verirler..."
Sığıntı'da bir yetim yıldız var; Gülay... Haydi elbirliğiyle Gülay'ın serüvenini okumaya onunla birlikte yan yana ışımaya...